540’ıncısı gerçekleşen toplantıda söz alan kayıp yakınları, kayıplarının bulunması ya da akıbetlerinin açıklanması için gerçekleştirdikleri mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
Eşi 1994 yılında kaçırılan ve faili meçhul cinayete kurban giden HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan da yıllarca geldiği Galatasaray Meydanı’nda bir kez daha Cumartesi Annleri ile birlikteydi. Buldan yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Bugün yine operasyonlar var, katliamlar var. Yine anneler ağlıyor. Yine çocuklar ölüyor, gencecik yürekler toprağın altına gömülüyor. Ama çok iyi bilinsin ki bu savaşı anneler bitirecek. Bugün Silopi’de 13 cenaze kapıda bekletiliyor. Bu bir insanlık dramıdır. Bu 13 cenazenin bu ülkenin topraklarına gelişine izin vermeyen zihniyeti buradan bir kez daha kınıyoruz. Orada ağlayan yine anneler, eşler ve çocuklar var. Cenazelerini bu ülkenin topraklarına gömmek isteyen vatandaşlar var. Ama bu ülkenin ‘müstafi hükümeti’ Bakanlar Kurulu’nda almış olduğu bir karar ile bu 13 cenazenin bu ülkeye getirilişine izin vermiyor. Buradan anneler olarak, kayıp yakınları olarak, faili meçhul cinayetlerde yakınlarını kaybedenler olarak bir kez daha hükümete seslenmek istiyoruz. Bu vicdansızlığı, bu insansızlığı kabul etmediğimizi onlara iletmek istiyoruz. Böylesi bir durumda vicdanlar ağlar, böylesi bir durumda insanlık ağlar. Sizin bu vicdansızlığınıza karşı isyanımızı bir kez daha ifade etmek istiyoruz. 13 insanımızın cenazesi mutlaka bu ülkenin topraklarına girmelidir ve gömülmelidir, toprağa verilmelidir.”
Cumartesi Anneleri’ne destek için Galatasaray’a gelen CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise “Değerli dostlarım, siz hiç ‘Evlatlarımızı feda etmeye hazırız’ diyen bir anne duydunuz mu? Maalesef bir başbakan ‘Evlatlarımızı feda etmeye hazırız’ diye bir cümle kurabildi. Bunca acıdan, bunca ölümden sonra… Biz evlatlarımızı feda etmeye hazır değiliz. Biz evlatlarımızı feda etmeyeceğiz. Bu savaşa da sonuna kadar karşı çıkacağız. İnsanlığa karşı suç işlemiş failler olarak yargı önüne çıkacaksınız” diye konuştu.
Mardin’de 1995 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Abdurrahim Demir’in hatırlatıldığı buluşmada Nimet Tanrıkulu tarafından yapılan basın açıklamasında şunlar ifade edildi:
“Savaş ve çatışma değil, barış istiyoruz. 540 haftadır Galatasaray’da bir aryaa gelerek gözaltında kaybetme suçuna ve bu suçun hukuk devleti, barış ve demokrasi ilişkisine dikkat çekiyoruz. 540 haftadır Galatasaray’da bir araya gelerek insanın en temel hakkım olan yaşama hakkına sahip çıkıyoruz. 540 haftadır Galatasaray’dan haykırıyoruz. Artık yeter. Devlet politikaları sonucunda ölümler son bulsun. Son günlerde yaşanan gelişmeler nedeniyle endişe içindeyiz. Devlet yönetenlerin, insan ölümlerini sıradanlaştırması karşısında kaygılarımız derinleşiyor. Öncelikle asker, polis, gerilla ve sivil ölümleri sebebiyle yaşanan tüm acıları paylaşıyor, doğrudan yaşam hakkına yönelik saldırıları kınıyoruz. Halkın barış talebini yok sayarak, seçim sonuçlarını yok sayarak sanki geçici bir hükümet işbaşında değil de AKP iktidarı devam ediyormuş gibi davranıp ülkeyi kaosa, savaşa sürükleyenleri kınıyoruz.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.