DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, "Cin şişeden çıkmıştır. Çözümün kaçınılmaz ve ertelenmez olduğu ortadadır. Diyalogla, Türkiye'nin özlediği barışa ulaşabiliriz." dedi.
Kongrede, 5 çocuğundan 4'ünü hapishanelerde ve dağda kaybeden Sakine Arat da her ölümde bütün anaların yüreğinin yandığını belirterek, Kürt sorununun çözümü için yetkililerin daha inançlı çalışmasını istedi.
DTP, bu yıl yapılan Demokratik Toplum Kongresi'nde 'Kürtçe açılımı' yaptı. Parti ile aynı düşüncede olmayan Kürt aydınların da davet edildiği toplantıya beklenen ilgi olmadı.
HAK-PAR ve KADEP gibi Kürt siyasi partileri birçok Kürt aydının davet edilmesine rağmen katılmadığı kongrede çözüm adına önemli mesajların verildiği toplantıya Güneydoğu'daki çeşitli din, etnik köken, mezhep ve sivil toplum temsilcilerinin yanı sıra, yazar, akademisyen ve siyasetçiler katıldı.
Yazar Yaşar Kemal'in rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı toplantıda, DTP çizgisi dışında yer alan Altan Tan, Galip Ensarioğlu, Adnan Ekmen, Fehim Işık, Fehmi Işıklar, Şeyh Sait ailesinden Feyzullah Fırat gibi isimler hazır bulundu.
Divan başkanlığının oluşmasının ardından kürsüye gelen Ahmet Türk, Kürtçe başladığı açık konuşmasına daha sonra Türkçe devam etti.
Partisinin Kürt sorununun çözümüne yönelik formüllerini netleştirdikçe kamuoyundan daha fazla destek alacağına işaret eden Türk, bu süreçte sadece partisinin değil ilgili her kesimin çözüme destek olması gerektiğini kaydetti.
Ahmet Türk, bu toplantının sonbaharda Erbil'de toplanması planlanan Kürt Konferansı'na da ışık tutacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Kürt sorununun varlığına ve çözümüne ilişkin mesajlarını çok önemsediklerini belirten Ahmet Türk, bu açıklamaların çözüm isteyenlerin umutlarını da canlı tuttuğunu söyledi.
Türk, şunları söyledi: "Bu ışığın sönmemesi ve barışçı bir sürecin gelişmesi için elimizden geldiğinde reflekslerimizi doğru bir şekilde ortaya koymaya çalışmalıyız. Ancak siyasi iradenin bu konuda mecalsiz ve projesizdir. Çok umutlu gelişmeler yoksa da çözüme yönelik tartışmalar artıyor. Artık cin şişeden çıkmıştır. Çözümün kaçınılmaz ve ertelenmez olduğu ortadadır. Konjöktür, Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yollarla çözülmesi için uygundur. Ciddi bir diyalog, uzlaşı ve ortak akıl başlatabilirsek, Türkiye'nin özlediği çözümü yakalamak zor olmayacaktır. İstikrar için, savaşsız ve çatışmasız bir ortama muhtacız."
Türkiye'deki statükonun Kürt sorununun çözümünü istemediğini ve her olumlu adımı engellemeye çalıştığına dikkat çeken Ahmet Türk, maskelerin düşmesinin ve çözümsüzlüğün kim tarafından istenmediğinin ortaya çıkmasının gerektiğini söyledi.
Çözüm konusunda en büyük görevin halka düştüğünü ve halkın bu konuda yetkili kişi ve kurumlara baskı yapması gerektiğini ifade etti.
DİYARBAKIR'IN SAKİNE ANASI: HİÇBİR ANANIN YÜREĞİ YANMASIN
Türk'ün konuşmasının ardından kürsüye 5 çocuğundan 4'ünü 1980 sonrası dağda ve hapiste kaybeden Sakine Arat kürsüye geldi.
Diyarbakır'da 'Sakine Ana' diye bilinen Arat, Kürtçe konuşmasında "Biz anneler ne kadar yüreğimiz yaralı olsa da barış istiyoruz" diyerek sözlerine başladı.
Türk-Kürt hiçbir gencin ölmemesini istediğini vurgulayan Arat, "Her ölümde bütün annelerin yüreği yanıyor. Bu savaş ne zamana kadar devam edecek, bunu devam ettirenlerin maksadı nedir anlamıyoruz. Eğer bu savaşı devam ettirenlerin çocukları ölseydi, onların da yürekleri yansaydı böyle yapamazlardı. Bazılarının kalpleri taşlaşmış ve barışı istemiyorlar. Erdoğan, DTP'lilerle görüşmelidir. Çünkü görüşmediği sürece daha çok kişi ölüyor" diye konuştu.
Çok sayıda siyasetçi ve aydının söz alacağı kongre, basına kapalı olarak devam ediyor. 2 gün sürecek olan Demokratik Toplum Kongresi yarın DTP İl Başkanlığı önünden Ofis semtine kadar yapılacak yürüyüşün ardından açıklanacak sonuç bildirgesiyle son bulacak.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.