Çandar'ın Radikal gazetesinde "F-16 bombası / Paramparça bedenimdeki" başlığı ile yayımlanan bugünkü (30 Aralık 2011) yazısı şöyle:
Türkiye, 2011 yılını kara, kapkara bir leke ile noktaladı. Şırnak Uludere’de ‘İHA’lardan (İsrail yapımı Heron’lar, insansız hava araçları) edinilen ‘istihbarat’la F-16’lar, aralarında birçok çocuk, 35 vatandaşımızı bombalayarak paramparça etti.
1943’te Van’ın Özalp ilçesinde kaçakçılık yapan 33 vatandaşın kurşuna dizilmesi olayı hafızalardan silinmemişken 2011 Şırnak Uludere’de aynı mesleği icra eden 35 canın F-16 bombaları altında paramparça edilerek can vermesi de ‘tarih sicili’ne geçti.
Bu kara leke, kapkara leke silinmez.
Bu, işin tarihle ilgili kısmı. Güncel yaşam anlamında tüm Türkiye, başta görsel medya ve kaçınılmaz olarak hükümet, koca ‘ayıp’ın altında kaldı, ezildi.
Televizyon kanalları, Genelkurmay’dan yapılan ‘tevil’ nitelikteki açıklamaya kadar, bu ‘katliam’ın haberini vermediler, veremediler. Sosyal medya dönemindeyiz. İnsanlar, yine de, özellikle Twitter üzerinden durumdan haberdar oldular.
Twit’lerden birinde şöyle deniyordu: “Türk televizyonları Uludere’deki katliam haberini vermeyince Kürtlerin haberi yok mu zannediyor? Bu alçaklığınızı görmüyorlar mı sanıyorsunuz?”
Devamı için
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.