Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Antalya Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere’yi makamında ziyaret etti ve Antalyalı esnaf bir araya geldi. Bakan Çavuşoğlu, AB’nin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına uyguladığı vize ile ilgili konuştu.
“VİZE MUAFİYETİNİ BAŞIMIZA KAKMAYIN”
“Bu bir lütuf değil, bir çifte standart ve haksızlık ortadan kalkıyor. AB bunu yaparken bizim başımıza kakmasın. Aday olmayan ülkelerin bile vatandaşlarına vize serbestisi verildi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının nesi eksik. Fazlası var eksiği yok çok şükür. Bizim vatandaşlarımızın önüne neden engeller koyuyorsunuz. Engeller yüzünden yıllardır fasılları açamıyoruz. 2 sene önce müzakerelere başlayan Karadağ bizden daha çok fasıl açtı. Açsın ona itirazımız yok onlar da bizim dostumuz. Biz itiraz etmiyoruz ama neden bizim önümüze engeller konuluyor. 5 şart, yok iki şartlar olmazsa diye bazı sesler gelmeye başladı parlamentoda. 69 şartın tamamını yerine getiren bir ülkeye böyle laflar söylemek haksızlıktır. Kusura bakmayın da bir vizeyi kaldırıyorsunuz. Açılan kapanan kriterler var. En önemli fasılların kapanış kriterleri yerine gelmediği halde üye yaptığınız kaç ülke var. Üye olduğu halde kapanış kriterlerini yerine getirmeyen ülkeler hala var. Türkiye gibi bir ülkeye böyle muamele edilmez”
“AB’YE İHTİYAÇ DUYDUK, YARINDA DUYACAĞIZ”
“Dün AB’nin Türkiye’ye ihtiyacı vardı görmek istemiyorlardı. Ama bugün daha çok ihtiyaçları var. Görmek zorunda kaldılar. Yarın daha çok ihtiyaç duyacaksınız. Bizde AB’ye ihtiyaç duyduk yarın da duyacağız. Gurur meselesi de yapmıyoruz. Neticede karşılıklı çıkar var. Geçici değil, stratejik olarak bakınız. AB’yi çifte standarttan uzak durmaya davet ediyoruz. Avrupa’yı iyi bilen biri olarak 47 ülkenin meclis başkanlığını yapmış biri olarak söylüyorum çifte standarttan uzak durunuz”
“Terör konusunda da aynı samimiyetsizliği görüyoruz. Kendilerine saldırı olduğunda dayanışma süper, ama burada oldu mu bunu göremiyoruz. Pakistan da oldu mu Afrika da olunca hiç konuşulmuyor bile sanki oradakiler insan değil. Dayanışma tam yapılmalı. İyi, kötü terörist olmaz. Ankara’daki son iki saldırıları yapanlar PYD’nin kamplarından gelenlermiş. Ama bir baktık Avrupa’nın değişik şehirlerinde PYD’ye ofis açma çabası içindeler. Neymiş bizden izin almak zorunda değişlermiş. Peki, DAEŞ gelip açsa olmaz dersiniz. Ne farkı var? İkisi terör örgütü. Türkiye’ye saldırıyor diye ona ofis açma izni vermek dürüstlükle bağdaşmaz. AB ülkelerinin meclislerinde PKK’yı terör listesinden çıkarmak isteyen Marksist Leninist partiler var. Neymiş aynı ideolojiyi paylaşıyorlarmış batsın sizin ideolojiniz. Benim ırkımdan ve ideolojimdense iyi terörist diyemeyiz. İsveç dışişleri bakanına da söyledim dedim ki eğer PKK’ya ofis açmasına izin verirseniz sizi PKK’ya destek verenler diye ilan eder ona göre muamele ederim”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.