Yazıları nedeniyle uzun yıllar cezaevinde yatan sosyolog yazar İsmail Beşikçi, Çağımızda Hukuk ve Toplum Dergisi’nde yayımlanan ‘Ulusların Kendi Geleceğini Tayin Hakkı ve Kürtler’ başlıklı yazısı nedeniyle dün ikinci kez hâkim karşısına çıktı. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Celal Kara, Beşikçi’nin yazısının “PKK’nın amacının meşru gösterilmesi ve propagandası” niteliğinde olduğunu iddia etti. Savcı, Beşikçi’nin Kandil Dağı’nı Türkçe alfabede bulunmayan Q harfi ile yazarak, “PKK’nın Kürtçe alfabe talebinin propagandasını yaptığını ileri sürdü. Kara, yazıda Türkiye’nin Güneydoğusu’nun da yer aldığı coğrafyanın “Kürdistan” olarak nitelenmesinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini savundu.
Savcı Celal Kara, Beşikçi ve derginin Yazı İşleri Müdürü avukat Zeycan Balcı Şimşek’in Terörle Mücadele Yasası’nın 7/2. maddesi uyarınca cezalandırılmalarını talep etti.
Böyle davalar olmamalı
Duruşmada savunma yapan İsmail Beşikçi ise hukukun tartışmalarla ilerleyeceğini söyledi. “2-3 yıl öncesine kadar Kürt sorununun çok önemli bir sorun olduğunu bazı araştırmacılar söylerdi. Bugün herkes söylüyor. Cumhurbaşkanı, ‘Kürt sorununun Türkiye’nin en önemli sorunu olduğunu’ söylüyor” diyen Beşikçi şöyle devam etti: “İnsanlar, düşüncelerini özgürce ifade edebilmelidir. Düşünce açıklamalarından dolayı idari ve cezai yaptırımlar olmamalıdır. ‘Düşün suçu’ davalarından dolayı beraat veya mahkûmiyet olmamalıdır. Böyle davalar olmamalıdır.”
Propaganda değil bilim
Kürtlerin Ortadoğu’da 40 milyonun üzerinde nüfusa sahip olmalarına karşın, Avrupa Komisyonu, İslam Konferansı gibi uluslararası örgütlerde hiçbir söz haklarının olmadığını ifade eden Beşikçi, “Bu durum sizin bilincinize çarpabilir ve soru sormaya başlarsınız” dedi. Avrupa Konseyi’ne üye ülkeler Andora San Marino, Monaco, Liechtenstein’in 30- 35 bin nüfuslarıyla devlet kurduklarını dile getiren Beşikçi, “Kürtler ise 40 milyon nüfusla hiçbir şeyin sahibi değildir. Bu tür konular araştırmacıların bilincine çarpabilir. Savcı propaganda diyor ancak bunlar gerçekte propaganda değildir bilimin meşru ifadeleridir” diye konuştu. 
Propaganda yok
Zeycan Balcı Şimşek de dergi için bilimsel bir yazı istedikleri Beşikçi’nin kaleme aldığı dava konusu yazıda herhangi bir örgüt propagandası yapma amaçlarının olmadığını, yazının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Anayasa ve Basın Yasası’na uygun olduğunu söyledi.
Mahkeme heyeti, söz alma talebinde bulunan, fakat zaman darlığı nedeniyle söz hakkı verilemeyen avukatların esas hakkındaki savunmalarını yapabilmeleri için duruşmayı erteledi.
Duruşmayı Hürriyet gazetesi yazarı Ferai Tınç, BDP Milletvekili Ufuk Uras, TGC’den Turgay Olcaytu, Ankara Düşünce Özgürlüğü Girişimi üyeleri’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi ile gazeteci izledi.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.