Geçen yıl Hürriyet'ten transfer edilen isim Gazete Habertürk'ün en görünür yeri üçüncü sayfadaydı. Yazıları gündem yaratmadı, alıntılanmadı, Hürriyet'teki etkinlik ve okunurluğunun çok uzağında kaldı...
Bundan 2,5 ay önce bu sıkıntı Bekir Coşkun'a açıkça iletildi, mealen şunlar söylendi:
"Biz seni Hürriyet'ten özgür bir ortamda yaz diye aldık. En yüksek maaşı da sana veriyoruz ama geçen zaman zarfında performansından memnun değiliz. Eskisi gibi muhalif ve mizahi yazılarını okuyamıyoruz. Kamuoyu senin elini kolunu bizim bağladığımızı düşünüyor, itibar yitiriyoruz. Oysa bunun böyle olmadığını kanıtlamak sana düşüyor..."
Bu uyarı sonrası da, Bekir Coşkun'dan gazete yönetiminin beklediği tarzda ne mizahi ne de muhalif yazılar geldi.
Geçen ay da, son karar olarak yolların ayrılmasına karar verildi.
Ancak 12 Eylül referandumu öncesi, bu kararın duyulması kamuoyunda yanlış anlaşılabilir, hatta Bekir Coşkun'un yazılarını 'hükümet beğenmedi' diye söylenti çıkabilirdi...
Bu nedenle Ciner Grubu bu tasarrufu için referandum ertesini bekledi ve Bekir Coşkun'un sözleşmesini yeniden uzatmadı...
9 Eylül 2009'da Hürriyet'ten istifa eden Bekir Coşkun ile Ekim 2009'da 1 yıllık sözleşme yapılmıştı...
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.