Cezaevinden Van Bağımsız Milletvekili seçilen BDP’nin desteklediği Kemal Aktaş’ın iki yıl bir aylık cezası Yargıtay’da onandı. Aktaş’ın milletvekilliğinin düşürülebilmesi için mahkeme kararının TBMM Genel Kurulu’nda okunması gerektiği belirtiliyor. Yaşanan gelişme diğer BDP’li milletvekilleri hakkında açılan davalar ve hazırlanan fezlekeleri gündeme getirdi. Aralarında Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Leyla Zana, Altan Tan ve Emine Ayna’nın da bulunduğu çok sayıda milletvekili hakkında benzer davalar bulunuyor. Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı AKP’li Burhan Kuzu, Aktaş ile ilgili mahkeme kararının dönem sonuna bırakılması gerektiğini belirtirken, BDP Hukuk ve İnsan Haklarından sorumlu Eşbaşkan Yardımcısı Avukat Meral Danış Beştaş, “Kararın yürürlüğe girmesi, diğer vekillerimiz hakkında da risk taşıyor. Yasal değişiklikler yapılmazsa, bu gidişle BDP Grubu ve BDP diye bir parti kalmaz” dedi.
Meclis’e ‘dokunulmazlığı var mı’ yazısı
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, bir süre önce TBMM Başkanlığı’na yazdığı yazıda, 2006’da yaptığı bir konuşmadan dolayı “örgüt propagandası yapmaktan” iki yıl bir ay hapis cezası Yargıtay’ca onanan BDP’li milletvekili Aktaş’ın halen vekil olup olmadığı, dokunulmazlığının bulunup bulunmadığını sordu. Meclis, Aktaş’ın halen milletvekili olduğunu ve dokunulmazlığının bulunduğunu mahkemeye bildirdi. Adalet Bakanlığı ile yapılan istişareyle, mahkemeden gelen yazı, “karar bildirimi’’ şeklinde olmaması nedeniyle TBMM Genel Kurulu’nda okutulmadı. Meclis’e, Aktaş’ın durumuyla ilgili yeni bir yazı gelmesi bekleniyor. Aktaş’ın vekilliğinin düşürüleceğine ilişkin çıkan haberlerde gerekçe olarak Anayasa’nın 76. maddesinin “taksirli suçlar hariç toplam bir yıl veya daha fazla hapisle ağır hapis cezasına hüküm giymiş olanlar... terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından biriyle hüküm giymiş olanlar, affa uğramış olsalar bile milletvekili seçilemezler” hükmünün gösterilmesine BDP tepki gösterdi.
DTK Eşbaşkanları Bağımsız Milletvekilleri Türk, Tuğluk, Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Şerafettin Elçi ile Leyla Zana, BDP Diyarbakır Milletvekilleri Altan Tan, Emine Ayna ve Nursel Aydoğan ile İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel’in aralarında bulunduğu çok sayıda BDP vekil hakkında seçilmeden önce açılan davalar sürdüğü belirtilerek, bunun uygulanması halinde Meclis’te BDP’li milletvekili kalmayabileceği ifade edildi.
BDP Eşbaşkan Yardımcısı Avukat Beştaş, “Anayasa’nın 76. maddesi seçilme koşulları belirtilmiş, oysa Kemal Bey’in seçilme koşulları vardı ki şu an milletvekili. Yasama dönemi sonuna kadar bu durum değişmez” dedi. Buna örnek olarak Anayasa’nın 83. maddesini gösteren Avukat Beştaş, şunları söyledi: “Anayasa’nın 83. maddesinde, ‘TBMM üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zamanaşımı işlemez’ hükmü bulunuyor. Kemal Bey, hırsızlık, cinayetten değil, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında ceza almıştır. Hem Anayasa hükmü hem de yasal düzenlemelere ilişkin Kemal Bey’in kararının Genel Kurul’da okunmaması gerekiyor. Aksi durum anayasal, ulusal ve uluslararası hukuka aykırı olur. Yasal değişiklikler yapılmazsa, BDP vekillerinin tümüyle bu hükümden yargılanma, cezaevine girme riski söz konusudur. Demokratik yol temizliği yapılmazsa yasal değişiklik olmazsa, bu hızla ne BDP grubu ne de BDP diye bir parti kalır.”
BDP, ‘Blok’ olarak girdiği seçimde 35 vekil çıkardı. Beş vekili cezaevinde, üçünün siyasi yasağı var. Destekleği vekillerden Şerafettin Elçi, Levent Tüzel ile Ertuğrul Kürkçü bağımsız. Geriye BDP’li 24 vekil kalıyor. Grup kurabilmek için 20 vekil şart. BDP’nin bir kaç vekili daha siyasi yasaklı hale gelir ya da vekilliği düşürülürse grupsuz kalma riskiyle karşı karşıya gelecek.
Kuzu: Dönem sonuna bırakılsın
Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Kemal Aktaş’ın cezasının dönem sonuna bırakılması gerektiğini belirtirken konuyla ilgili Taraf ’a konuşan AKP Genel Sekreteri Haluk İpek ise “Karar askıya alınamaz” dedi. Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin düşürülmesine neden olan ihbarı da yapmış olan İpek, şunları söyledi: “YSK’nın Bahattin Şeker olayında aldığı karar emsal oluşturur. Kurul, milletvekilliği seçilme yeterliliği kaybedildiği anda, seçilmiş dahi olsa vekilliğin düşeceğini söylüyor. YSK bu konuda net. Dolayısıyla kararın ertelenmesi gibi bir durum söz konusu olmaz.” YSK, 1995’te milletvekili seçilen ve 54. hükümette Gençlik ve Spordan sorumlu Devlet Bakanlığı görevini yürüten Bilecik Milletvekili Bahattin Şeker’in askerliğini yapmadığı ortaya çıkınca vekilliğini iptal etmişti. Kurul kararında, seçilmeye engel durumun (suçun) seçildikten sonra gerçekleşmesinin etkili olduğunu açıklamıştı. (Taraf)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.