Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşsözcüsü Aysel Tuğluk’un, DTK toplantısında söylediği “Devletle olmuyorsa Kürtler kendi demokrasilerini kurar” şeklindeki sözleri tartışılmaya devam ediyor. Tuğluk’un sözlerine hükümet cephesinden sert tepki gelirken, BDP’nin Diyarbakır’da desteklediği bağımsız milletvekili adayı Şerafettin Elçi “Aysel Hanım şiddet yanlısı değildir. Bölgenin durumunu analiz etmiş. Ancak seçimlere girmeme, legal siyasetten çekilme alternatifi gibi kararlar üzerinde sağlıklı bir atmosferde tartışmak gerekir. Duygusal havanın etkisiyle bu karar alınmamalıdır. Aksi halde herkes için sonuç felaket olur” dedi.
Hükümet ya gaflet ya da acz içinde
Şerafettein Elçi Taraf’a şunları söyledi: “Ben de endişeliyim. Seçimlerde aday olmaya karar verdiğimde umutluydum. Silahlı alandan sivil demokratik alana doğru bir geçiş olabileceğine dair büyük umudum vardı. Ama ne yazık ki, durup dururken ateşkes kararı almış, dağın kuytu bir köşesine yerleşmiş Tunceli’deki insanlar öldürüldü. Hükümet böylesine bir operasyonun ne gibi olumsuzluklar doğuracağını görmüyorsa gaflet içindedir. Eğer bu operasyonları denetleyemiyorsa da acz içindedir. Çatışma ve kaos ortamının başlamasını AKP’nin istemediğini sanıyorum. O halde bir an önce bu olayların önünü almalıdır.”
Devlet siyaset alanını daraltıyor
Kürtlerin legal siyasi alandan çekilmesi alternatifini Taraf’a değerlendiren Altan Tan ise şunları söyledi: “AKP’nin seçimlerde MHP’yi baraj altında bırkamak için milliyetçi söylemini sertleştirdiği belirtiliyor. Bu sertleşme de bölgeye askeri operasyon ve polis şiddeti olarak yansıyor. Eğer AKP bu süreçte masum olduğunu iddia ediyorsa niçin bu kadar sert açıklamalar yaptığını da söylemeli. Ben şahsen BDP’nin seçimlere girmeme gibi bir karar alması ihtimalini zayıf görüyorum. Kürt siyaseti eğer legal zeminden çekilirse, bölgede ve tüm ülkede kimse siyaset yapamaz.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.