Baykal, Mülkiye'nin 150. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde düzenlenen törene gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Deniz Baykal, bir soru üzerine, kendisinin siyasi mücadelenin bedelini ödemiş bir insan olduğunu belirterek, siyasi yasaklı olduğunu, gözaltında kaldığını ve Zircirbozan'a sürgün edildiğini anlattı.
"Bunları yaşarken ne elimi teröre bulaştırdım ne de terör yapanlara sahip çıktım" diyen Baykal, "Hiç bir mahkeme kararı olmadan, hukuksuzluk olmadan, suçlamaya hedef olmadan sadece Türkiye'de demokratik bir mücadelenin içinde yer aldığımız için bütün bu bedelleri biz ödedik. Aylarca sürgünde yaşadım, yıllarca siyasetten mahrum bırakıldım. Burada önemli olan demokrasiyi, demokratik hakları, herkes için eşit bir anlayışla sahiplenebilmektir. Yapılması gereken budur ama teröre bulaşmadan, suça karışmadan bunu yapmaktır" dedi.
Baykal, "Elinde 30 bin kişinin kanı olan bir insanla hiçbir hukuk dışı olaya karışmamış demokratik, siyasi yaşamın içinde yer alan insanların mukayese edilmesi çok derin bir kafa karışıklığına işaret eder. Önce anlaşılması gereken budur. Cinayetle suçlanmış, on binlerce insanın ölümüyle suçlanmış ve bütün dünyanın kabul ettiği yargı kararıyla mahkum olmuş insanların konumuyla Türkiye demokrasi mücadelesini bedel ödeyerek gerçekleştirmiş, gereksiz yere bedel ödemiş insanların mukayese edilmesi bu derin kafa karışıklığının yansımasıdır" diye konuştu.
Baykal, bir gazetecinin "DTP cephesi, açılımın bittiğini ifade ediyor. Sizce açılım bitti mi?" sorusuna da "Benim için hiç şaşırtıcı bir tarafı yok. Bu açılım, baştan aşağıya bir fiyaskodur. Temelinde de şiddet örgütünün, terör örgütünün, PKK'nın ve PKK'nın liderinin muhatap alınması yatmaktadır. Bu, Kürt kökenli insanların sorunlarına sahip çıkma anlayışında ortaya konan bir açılım değildir. Bu, terörü meşrulaştırmaya yönelik, terörü olağanlaştırmaya yönelik bir yaklaşımdır. Üstelik böyle bir girişimin hangi amaca yönelik olduğu konusunda bir somut anlayışın olmadığı görülmektedir" cevabını verdi.
Bu arada Baykal ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de kutlamalar için Mülkiye'ye geldi.
Öymen'in salona girişinde bazı öğrenci grupları, üzerinde Öymen'in fotoğrafının da bulunduğu "Kan var bütün kelimelerinin altında" yazılı pankart açtı.
Aynı grup, "Katliamcıların bu salonda yeri yok" şeklinde slogan da attı.
Bunun üzerine, başka bir grup da Mülkiyeliler Marşı'nı okumaya başladı. Bu iki grup arasında sözlü sataşmalar yaşandı.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.