Mısır’da Müslüman Kardeşler Teşkilâtı resmi internet sitesinden yayınladığı açıklamada, Kahire’deki Rabia Meydanı’na karşı düzenlenen saldırıya sessiz kalan Batı'nın Kiev'deki gösterilerde ise hemen devreye girdiğini söyledi.
Müslüman Kardeşler grubundan yapılan yazılı açıklamada, Ukrayna'daki krize verilen bu tepkinin, insan hakları ilkeleri ve vicdani sorumluluğun gereği olduğuna işaret edilirken, bununla beraber aynı hassasiyetin, darbenin ardından güvenlik güçlerinin sivillere yönelik saldırıları ve katliamlarına sahne olan Mısır'daki gelişmeler için gösterilmemesi eleştirildi.
Açıklamada, "Ukrayna'da işlenen suçlar kesin olarak kınanmakla beraber hacmi itibarıyla Mısır'da darbe yönetiminin işlediği suçlarla mukayese edilemez. Ancak Batı hükümetleri ve politikacılarından bu suçlara yönelik sözde eleştirilerden başka bir şey görmedik” ifadeleri kullanıldı.
Uygulanan çifte standardın, Batı'ya yönelik olumsuz yargılara zemin teşkil ettiği vurgulanan açıklamada, "Tavrınız, baskıcı bir darbe rejimini cesaretlendirmekle kalmıyor, Mısır halkına karşı işlenen suçlara tamamen iştirak etmek anlamına da geliyor" denildi.
Ukrayna'da 'yaptırım', Mısır'da 'itidâl'
Ukrayna'daki kriz sırasında Fransa, Almanya ve Polonyalı bakanlar ile Rus heyeti peşpeşe Başkent Kiev’e gitmişti. Beyaz Saray ordunun meydandan çekilmesini istemiş, Avrupa Birliği ise yaptırım tehdidinde bulunmuştu.
Ukrayna üzerine baskılar kısa zamanda sonuç vermiş ve varılan anlaşma sonucu askerler meydandan çekilmişti.
Ukrayna parlamentosu, cumartesi günü iktidar partisinin katılmadığı olağanüstü toplantıda Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’i görevden alırken, hapisteki muhalif lider Yula Timoşenko serbest bırakılmıştı.
Rabia Meydanı ise aynı şansı bulamamıştı. Çünkü Batılı ülkeler Mısır güvenlik güçlerinin darbe karşıtlarına uyguladığı şiddet karşısında neredeyse sessiz kalmışlardı.
Başta ABD olmak üzere Batı ülkeleri Mısır’daki 3 Temmuz darbesinin ardından meydanlarda yüzlerce kişi öldürülmesine rağmen askeri yönetime karşı sert ifadeler kullanmaktan kaçınmış ve sadece itidâl çağrısı yapmakla yetinmişti.
Mısır’da darbe karşıtı göstericilere yönelik şiddet halâ devam ediyor. Şiddet olayları özellikle darbe rejiminin Müslüman Kardeşler’i terör örgütü ilan etmesinin ardından daha arttı.
Darbeyle devrilen, Mısır’ın demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ise hakkında açılan dört ayrı davadan yargılanıyor.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.