Başbakan Binali Yıldırım son yapılan valiler toplantısında, 'FETÖ ile mücadele' kapsamında memuriyetten atılanlarla ilgili kriz merkezleri oluşturulması talimatı vermişti. 80 ilin yanı sıra Başbakanlık’ta kriz merkezi oluşturuldu. Merkez Bina’da BİMER bünyesindeki kriz merkezi başvuruları almaya başladı.
Habertürk'te yer alan habere göre; Türkiye genelindeki başvuruların bin civarında olduğu öğrenilirken, bunların büyük bir kısmının öğretmenlerden oluştuğu ifade ediliyor. Başvuru için Başbakanlık’a giden ve uzun kuyruklar oluşturan vatandaşlar, dertlerini yazdıkları dilekçelerle anlatıyor... A.G. isimli erkek öğretmen, FETÖ’nün soruları çaldığı hukuki olarak tespit edilen 2010 KPSS sonuçlarına göre atamasının yapıldığını kaydederek, “O sınavdaki soruların çalındığı söyleniyor. Ben tüm soruları doğru yapmadım. Kişisel başarımla bu sınavı kazandım. Ortada bir haksızlık var. Giderilmesi için buradayım” dedi.
Eski bir Dışişleri Bakanlığı görevlisi, birlikte görev yaptıkları büyükelçinin FETÖ bağlantılı olduğunun ortaya çıktığını ve kendisinin de görevden atıldığını savundu: “Benim bunlarla hiçbir bağlantım yok. Ne okul ne yurt ne de banka...”
Çocuğu cezaevinde olan B.Ç. de “Kurunun yanında yaş yanmayacak dediler ama benim oğlum yandı. Oğlumun hakkının iadesi için başvurumuzu yaptık. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” diye konuştu.
F.Ç. isimli bir kadın öğretmen ise, eşinin ardından kendisinin ihraç edildiğini belirterek şunları söyledi: “Benim FETÖ’yle hiçbir bağlantım yok. Bunların yurtlarında kalmadım, bankasına para yatırmadım. İhraç gerekçesine anlam veremediğim için buradayım. Hakkımı sonuna kadar arayacağım. Doğru er ya da geç ortaya çıkar.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.