Grup üyelerinden yazar Oya Baydar, Cizre'ye dair "düşman orduları tarafından işgal edilmiş bir yere benziyor" benzetmesinde bulundu. Baydar, "Bu acılar, bu lanetli savaş ve bu zulüm dursun, çığlığını seslerimizi birbirine katarak, ellerimizi sımsıkı kenetleyerek Cizre'den bütün Türkiye'ye duyurmak umuduyla Cizre'ye geldik" diye konuştu.
Gülseren Onanç, Ayşe Kulin, Perihan Mağden, Oya Baydar, Nesrin Nas, Zeynep Oral, Nurcan Baysal , Yasemin Bektaş, Özlem Dalkıran, Ebru Baybora Demir, Ayşe Erzan, Nevin İl, Hande Karakulluk, Ayşe Köroğlu, Çiğdem Mater, Maya Arakon, Nil Mutluer, Filiz Şahin, Mebuse Tekay, Melek Ulagay, Melek Ufuk, Reyhan Yalçındağ, Yaprak Yapsan ve Meryem Yavuz'dan oluşan Barış İçin Kadın Dayanışma Grubu üyeleri, 8 günlük sıkıyönetim süresince 21 kişinin yaşamını yitirdiği Cizre halkı ile dayanışma içerisinde olduğunu göstermek üzere kente geldi.
Boyunlarında barışı simgeleyen beyaz tülbentler takılı bulunan kadınları, HDP milletvekilleri Aycan İrmez, Ali Atalan ve Hatice Seviptekin, Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Februniye Akyol Akay ile görevinden uzaklaştırılan Cizre Belediye Eşbaşkanı Leyla İmret karşıladı.
Karşılamanın ardından grup üyesi kadınlar, önce çatışmalarda hayatını kaybeden 20'ye yakın kişi için Cudi Mahallesi'nde kurulan taziye evini ziyaret etti.
Burada yakınlarını kaybedenlerin aileleriyle buluşup başsağlığı dileklerinde bulunan kadınlar, ziyaretin ardından taziye evinin önünde hazırladıkları metni okudu.
Metni okuyan yazar Oya Baydar, "Batı'da yaşayan kadınlar olarak Cizre'nin acılarını paylaşmaya ve hepimiz Cizreliyiz demek için geldiklerini" söyledi.
Baydar: Cizre'nin sesini bütün Türkiye'ye duyurmalıyız
Daha sonraki sözlerine "Bir zamanlar çoğumuz bilmiyorduk, görmüyorduk, inanmıyorduk bu topraklardaki insanlara reva görülen zulme; ama artık biliyoruz, her şey gözümüzün önünde oluyor. Artık kimsenin bilmiyorum deme hakkı yok" diyerek devam eden Baydar, "Bu acılar, bu lanetli savaş ve bu zulüm dursun, çığlığını seslerimizi birbirine katarak, ellerimizi sımsıkı kenetleyerek Cizre'den bütün Türkiye'ye duyurmak umuduyla Cizre'ye geldik" ifadelerini kullandı.
Baydar, bu konuda şu çağrıda bulundu:
"Cizre'ye Şırnak'a, Silvan'a, Lice'ye uzak, sessiz kalmayın. Gelin, gelemiyorsanız olduğunuz yerden barışa dayanışmaya el verin. Barışa, dayanışmaya hepimizin ihtiyacı var. Yarın çok geç olmadan hemen, şimdi."
'Yıkım bekliyordum, ama bu kadarını değil!'
Okunan metin sonrası grup üyesi kadınlar, HDP milletvekilleri ile birlikte saldırıların en yoğun saldırıların yaşandığı mahalle olan Nur Mahallesi'ne gitti. Harabeye dönmüş sokakları gezen kadınlar, HDP vekillerden bilgiler alıp, mahalle sakinleri ile konuştu. Bu esnada gelen kadınlara sarılan bir mahalle sakininin, "Biz her şeye rağmen barış istiyoruz" diyerek gözyaşlarını tutamaması, duygusal anlar yaşanmasına yol açtı.
Gördükleri karşısında şaşıran yazar Nurcan Baysal, bunu da "Burada yıkım bekliyordum. Ama bu kadarını değil" dedi.
Onanç: Bugün hepimiz Cizreliyiz
Mahalledeki gözlem ve temaslarını tamamlayan kadınlar, geldikleri DBP Cizre İlçe binası önünde de kısa bir açıklama yaptı. Oya Baydar, gözlemleri karşısındaki duygularını "Cizre düşman orduları tarafından işgal edilmiş bir yere benziyor. İşgal, abluka ve yakılıp yıkılmış bir yer gördüm. Bu düşmanlığın sona ermesi için bize de çok şey düşüyor" sözleriyle dile getirdi.
Cizreli kadınların acılarını paylaşmak için geldiklerini söyleyen Politikacı Gülseren Onanç ise, "Bugün hepimiz Cizreliyiz" dedi.
Heyet, yapılan konuşmalar sonrası Mardin'e gitmek üzere kentten ayrıldı.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.