Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlık ettiği ilk Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın arından yaptığı açıklamada son olarak Hakkari ve Cizre ile geçmişte Şırnak ve Yüksekova'daki bazı olaylarda kolluk kuvvetlerinin kasıtlı ihmali olduğu iddisıyla ilgili soruşturmalar yapıldığını söyledi.
200 polisin meslekten ihraç edildiğini ve 700 polis hakkında da devam eden soruşturma olduğunu belirten Arınç şunları söyledi:
"Sadece Hakkari, sadece Cizre değil, daha önce Şırnak merkezde vuku bulan bazı olaylarda, Yüksekova'da vuku bulan bazı olaylarda, paralel yapının da işbirliği içerisinde olabileceği, istihbarat saklama noktasında veya operasyon yapmama konusunda bazı eylemlerin tespit edildiği konuşuldu. Esasen kümülatif bir rakam vermek istemiyorum ama farklı sebeplerle kolluk güçleri hakkında açılan idari soruşturmalar var, meslekten ihraç edilenler var, yargıda hakkında iddianame tanzim edilenler, tutuklananlar var.
Şüphesiz bunların hangi suçları işlediği, bu suçlara ait delillerin neler olduğu dosyalarında açıkça yazılıdır."
"Hakkari ile ilgili spesifik bir şey söylemeyeyim ama bize verilen tablo içerisinde, maalesef bazı işbirliklerinin olabileceği, bu işbirliği neticesinde de olaylara müdahale etmekte veya büyümesini önlemekte gecikmiş olabileceğimiz veya bu konuda bir tereddüt bir zafiyet oluştuğu buna yönelik de, mülkiye müfettişlerinin, polis baş müfettişlerinin inceleme yaptığını, bazı çok açık hareketleri tespit edilenlerin de 200 civarında meslekten ihraç hatırlayabildiğim kadarıyla, 700 civarında da memuriyetten çıkarma ile ilgili soruşturmanın devam ettiğini ifade ettiler."
"Biz bir hukuk devletiyiz, hukuk devleti içerisinde herkes yaptığının karşılığını mutlaka görecektir. Ama o bölgede yaşanan olaylarda eğer paralel devlet yapılanmasıyla ilgili bir irtibat sözkonusu ise bu gerçekten yaşadığımız olayların vahametini göstermesi bakımından ilginçtir. Paralel devlet yapılanması adı ne olursa olsun mücadele etmemiz gereken ve ne olursa olsun müsamaha etmeyeceğimiz bir yapıdır. Bu konuda MİT Müsteşarı da bakanlarımız da neler yapıldığı ve neler yapılacağı konusunda ayrıntılı bilgi vermişlerdir."
Saray'da ilk toplantı
Arınç, Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açılış konuşmasıyla başladığını belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanımız açış konuşmasında, Sayın Başbakanımızın ve hükümetinin ve kendilerinin, sadece millete hizmet amacıyla çalıştığını, başbakanlığı döneminde de cumhurbaşkanlığı döneminde de başka bir gayesinin bulunmadığını, millete hizmet yolunda çalışmak için de cumhurbaşkanlığının görev ve yetkilerinin olabildiğince daha çok koşarak, çalışarak, hükümet ile uyum içerisinde bir gayret göstererek gerçekleştirilebileceğini söyledi' dedi.
Bülent Arınç, Jandarma Genel Komutanı ve MİT Müsteşarı'nın da katıldığı Bakanlar Kurulu toplantısında Cizre'deki olayların da ele alındığını aktardı.
Kamuoyunun Cizre konusundaki hassasiyetini iyi bildiklerini söyleyen Arınç, "Bu olayların bir daha yaşanmaması ve olaya sebebiyet verenlerin süratle bulunup cezalandırılması, adliye önüne çıkarılması temel hedefimizdir. Cizre'deki polis ekiplerine ve araçlarına bir çok takviye yapıldı. Önlemler alınmaya devam ediliyor." dedi.
Arınç şunları söyledi:
"Bu sadece bir asayişsizlik olayı değil, aynı zamanda Çözüm Süreci'ni de yakından ilgilendiriyor. Yine Cizre konusu gündeme geldiğinde, bunun bir siyasi boyutunun da olabileceği düşünülüyor. Burada silahı bırakmayız, burada mücadeleyi bırakmayız' diye düşünen bir eşkiya grubu varsa bunları bölgeden defetmek hükümetimizin görevidir."
MİT TIR'larının durdurulması
Geçen yıl MİT TIR'larının durdurulmasıyla ilgili olduğu iddia edilen bazı belgelerin basında yer alması da Arınç'a sorulanlar arasındaydı. Mahkeme tarafından yayın yasağı konulan belgelerle ilgili Arınç şunları söyledi:
"Sayın Başbakanımız daha önce de söyledi; Suriye'deki ve Irak'taki Türkmenlere gıda ve battaniye yardımı yapıldı. O olayda görev yapan hakim ve savcılar HSYK tarafından suçlu kabul edildi. O zaman bu işleri hükümeti suçlamak için malzeme haline getiren, paralel yapıyla ilişkili görevlilerin bu yalanları birilerine servis ettiğini görüyoruz. Bu konuda hiçbir askeri rapor yok. Geçerliliği olmayan bir tutanaktır. O tutanağı hazırlayanlar, ciddi bir adli yargı süreciyle karşı karşıyadırlar. BM'yle ilgili bir rapor hazırlandığı iddiaları var ki, Dışişleri Bakanlığımız ilgili kesimlere iletmiştir. Hükümetimizi ve Türkiye'yi mahkum etmeye çalışan çevrelerin yeni bir oyunu olarak değerlendirilebilir. Bir kağıt parçasıyla dünya kamuoyunu aldatmaya çalışıyorlar." (Al Jazeera)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.