MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin yeniden yapılan yargılamada Cumhuriyet gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’a 27 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti.
Dünkü kararın sonrasında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun tarafından yapılan, gazeteci Dündar’ın Türkiye’ye iadesi talebine Almanya Dışişleri Bakanlığı’ndan cevap geldi.
Bakanlık, Almanya’nın siyasi mahkumiyet kararlarında prensip olarak iade yapmadığını vurguladı.
Almanya Dışişleri’nden DW Türkçe’ye verilen demeçte şunlar kaydedildi:
Prensip olarak Almanya siyasi gerekçeli mahkumiyet kararlarında iade yapmaz. Alman hükümeti, dünya çapında bağımsız medya ve bağımsız habercilik için çaba harcamaktadır. Türkiye ile hem iyi ve kalıcı ikili ilişkiler için, hem de iyi ve kalıcı Türkiye- Avrupa Birliği ilişkileri için, demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti alanlarında uluslararası standartların uygulanması temel şarttır.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Can Dündar kararı sonrasında Twitter hesabından yaptığı Almanca paylaşımlarda, Dündar’ın “casusluk ve silahlı bir terör örgütünü desteklemekten hüküm giydiğini” ve “eylemlerinin basın özgürlüğü kapsamında olmadığını” iddia etmiş, ilaveten mahkeme kararının düşünce özgürlüğünün ihlali olarak değerlendirilmesinin gazetecilere hakaret olduğunu ileri sürmüştü.
Altun, “Muhataplarımızdan, bağımsız Türk yargısının kararını kabul etmelerini ve Can Dündar’ı Türkiye’ye iade etmelerini bekliyoruz” diye belirtmişti.
Maas: Bağımsız gazeteciliğe darbe
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Can Dündar’a verilen hapis cezasına “Gazetecilik suç değildir, aksine toplum için vazgeçilmez bir hizmettir, özellikle de eleştirel ve araştırmacı şekilde hükümet edenlerin yaptıklarını büyüteç altına alıyorsa” ifadeleriyle tepki göstermişti.
Dündar hakkında verilen kararı “Türkiye’de bağımsız gazeteciliğe vurulan sert bir darbe” olarak nitelendiren Maas, “Basın özgürlüğü temel bir haktır ve gazetecilik mesleğinin sadece yüksek kişisel riskler alındığında mümkün olması kabul edilemez. Bu, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile yükümlü bulunduğu basın özgürlüğü fikri ile bağdaşmıyor” diye vurgulamıştı.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.