Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Martin Schäfer Berlin‘de yaptığı açıklamada, gözlemcilerin 16 Nisan referandumu ara raporuna ilişkin olarak "Biz değerlendirmeleri dürüstçe araştırılmış, itinalı gözlemlenmiş buluyoruz. Bu nedenle de söylediklerini ciddiye alıyoruz" dedi.
Resmi olmayan sonuçlara göre Evet cephesinin az bir farkla seçimi kazandığını ve özellikle de bu nedenle eleştirilerin dikkate alınması gerektiğini söyleyen sözcü, referandumun ardından Türkiye'nin NATO üyesi olarak kalıp kalmayacağı yönündeki tartışmanın ise şu an mantıklı olmadığını belirtti.
Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Martin Schäfer, idam cezasının yeniden yürürlüğe konulmasına yönelik olası bir referanduma Almanya'daki Türk vatandaşlarının katılıp katılmayacağı konusunun ise belirsiz olduğunu söyledi.
Sözcü, "Federal hükümet içinde bu konuda sonuçlanmış görüşme yok“ dedi. İdam cezasının Alman Anayasası'nın temel prensipleriyle çeliştiğini belirten sözcü bu bağlamda bazı eleştirel soruların gündeme gelebileceğini belirtti.
Federal hükümet sözcü yardımcısı Ulrike Demmer de Türk hükümetinin ortaya atılan iddiaları açıklığa kavuşturmak zorunda olduğunu kaydetti.
AGİT: Uluslararası standartlar karşılanmadı
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nden (AKPM) gözlemciler pazartesi günü yaptıkları açıklamada, oylamanın yasal standartlara uygun olmadığı kuşkusu taşıdıklarını belirtmişlerdi. Gözlemciler Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) mühürsüz pusulalar hakkındaki kararının önemli bir güvenceyi ortadan kaldırdığını vurgulamıştı.
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da AGİT’in 16 Nisan referandumuyla ilgili yayınladığı ara raporunu eleştirerek, “AGİT’in görevi teknik analiz yapmaktır, siyasi değerlendirme yapamaz “ dedi. Çavuşoğlu, açıklanan ara raporda, "kasıtlı, cahillik içeren önyargılı yorumlar" olduğunu söyleyerek, AGİT’in anayasa paketinin içeriğine yönelik değerlendirme yapma hakkı olmadığını belirtti. (DW)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.