Ali Bulaç 26 ay aranın ardından yazmanın zor olduğunu söyleyerek başladığı yazıda, tutukluluk sürecine değiniyor:
“Bu geçen sürenin bir değerlendirmesini yapmak isterim. Esasında üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve üstüne 15 yıl hapisle yargılandığım davada birinci ve sonuncu (18 Eylül 2017 ve 7-8 Haziran 2018 tarihli) savunmalarımda bu değerlendirmeyi yaptım. Burada söz konusu iki savunmaya şerhler düşmekle yetineceğim. İsterim ki iki resmî belge ve şerhleri tarihe kayıt olarak düşülsün.
İkinci yapmayı düşündüğüm şey 22 aylık tutukluluğum sırasında hakkımda onlarca yazı çıktı. Destek verenlere teşekkür, eleştirenlere cevap vermeye çalışacağım. Niyetim kimseyle polemiğe girmek değil. Entelektüel yetileri olmayan kelamcıların “cedel” metoduna hiçbir zaman itibar etmedim, bugün de etmem. Kimseye kırgınlığım-kızgınlığım yok, sadece doğru anlaşılmak için “beyan hakkı”mı kullanmak istiyorum.”
Ali Bulaç’ın yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.