Başbakan Diyarbakır’da Mesud Barzani’nin de katılımıyla düzenlenen toplu açılış törenindeki konuşmasında “bölgenin tek bir siyasi yapılanmanın egemenliğine bırakılmayacağı” sözlerine de yer vermişti.
Bundan, BDP’nin Kuzey Kürdistan’daki gücünü zayıflatma çabalarının artırılacağı anlaşılır, elbet.
Bu sözler dillendirildiğinde anlaşılması gereken bir diğer nokta da AKP’nin BDP’ye alternatif oluşturma gibi hayalci bir noktayı deneme yerine, Kürt illerinde gücünü ve oylarını artıracak kesimleri etrafında toplama olmalıydı.
Ne var ki Başbakan’ın konuşmasındaki bu ayrıntıyı farklı değerlendirenler çoğunlukta oldu. Erdoğan’ın Barzani’nin desteğiyle farklı Kürt oluşumlarını güçlendirme çabasına gireceği yorumları ağırlıklıydı.
Bu bakış açısının etkisiyle olacak açıklamanın akabinde sanki çok yeniymiş gibi hemen Kürtler arasındaki farklı arayışların varlığı, daha çok da Kürt hareketini karşı karşıya getirecek tarzda basına düştü.
Doğrusu bu tür sansasyonel haberler, hele biraz da magazinel sözcüklerle kurgulanınca iş de yapıyor.
Peki, gerçekten Başbakan kendine yakın ya da en azından AKP ile yürüyecek bir Kürt yapılanması oluşturma arayışında mı?
Devamı için
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.