Uludere’de 34 sivilin uçaklarla bombalanarak öldürülmesinin üzerinden beş ay geçmesine karşın olayın sorumlularının kamuoyuna açıklanmaması ve özür dilenmemesine ilişkin tartışmalar sürerken, bölgeyi yakından bilen gazeteciler, hükümetin Uludere konusunda yürüttüğü politikanın Kürtler üzerinde umutsuzluk yarattığına dikkat çekti.
Taraf ’ın sorularını yanıtlayan Yeni Şafak gazetesi Yazarı Ali Akel, Uludere Katliamı’na ilişkin “Özür, tazminat konularını bir kalemde geçiniz. Kilit kelime ‘hatadır’ ve o feci hatayı yapanların, adaletin önüne çıkarılması meselesidir” dedi. Hükümetin izlediği politikanın, sorumluların ortaya çıkarılması ve hesap sorulması konusundaki güveni sarstığına dikkat çeken Akel, bugüne kadar tek bir sorumlunun ortaya çıkarılamamış olmasını “AKP’nin yere sağlam basmaması olarak” niteledi. Akel, “Bölge halkı dediğiniz Kürtler’e devletin koyduğu mesafenin onda birini Kürt halkı koymadı. Devlet politikalarından kaynaklanan bir mesafe her zaman vardı, bugün de var” dedi. Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın 2005’ten bu yana attığı adımlarla Kürtler ve devlet arasındaki mesafenin daraldığını söyleyen Akel, çocuklarını kaybeden annelerin Erdoğan’dan özür veya para değil adalet beklediğini vurguladı.
“Kürtlerde güven azaldı”
Kanal 7’de yayınlanan Haber Saati ’nin sunucusu Erhan Çelik de, Uludere’den sonra bölge halkının devlete olan güveninin azaldığını ifade ederek, şunları kaydetti: “Bölge halkının durumu yalnız hükümet perspektifiyle değil, çözümün parçası olması gereken tüm tarafları takip ederek, devlet dediğimiz aygıta ilişkin ortak bir izlenimle değerlendiriliyor. Çünkü tüm ülkede olduğu gibi Güneydoğu’da da yeni bir devlet algısı var ve bölge halkı özellikle 80 sonrası açılan derin yaraları sarmak, iyileştirmek için bu yeni devlet anlayışına güvenmek istiyor. Çünkü dertlerine başka bir çare yok. Bu nedenle güven giderek azalsa da, Uludere ve ardından yapılan açıklamalarla sarsılsa da bölge halkı devlete sırtını dönmüyor.”
Öldürülen köylülerin sınır birliğindeki askerî personel tarafından tanınmamasının mümkün olmadığını dile getiren Çelik, “Hatta olay sırasında taşınan malların arasında sınır birliğinde görevli askeri personelin sigara vb. siparişleri bile olabilir. Çünkü bu durum o bölge için o kadar normal ki, marketten sipariş verir gibi sınırdan kaçak olarak sokulan malları alan kamu personeli var” dedi. (Taraf)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.