BD Başkanı Donald Trump, altı ülke ile İran arasında Temmuz 2015’te imzalanan nükleer anlaşmadan mayıs ayında çekilmiş, anlaşma kapsamında askıya alınan ekonomik yaptırımların tekrar başlatılması talimatını vermişti. Ankara ise İran ile nükleer anlaşmanın devamından yana tavır almıştı. Washington müttefik ülkelerden kasım ayına kadar İran’dan petrol ithalatını tamamen durdurmalarını talep etmişti. Yaptırımların 4 Kasım’da tekrar başlaması öngörülüyor.
ABD’li heyetin yaptığı temaslarla ilgili açıklama yapan ABD Terörizmin Finansmanıyla Mücadeleden Sorumlu Hazine Bakan Yardımcısı Marshall Billingslea, Türkiye’nin İran’ın komşusu olması nedeniyle, İran’la ticaret konusuyla ilgili meseleler hakkında konuşulması gereken çok şey olduğunu dile getirirken, “Bu, görüşmelerin sadece ilki. Başka görüşmeler de olacak” dedi.
Birçok Türk şirketinin Washington’a gelip görüşmelere katılmalarını teşvik ettiklerini belirten Billingslea, “Kaybedecek zaman yok çünkü büyük çaplı yeniden yaptırımlar ağustosun başında başlayacak ve ardından petrol ticareti üzerinde petrol yaptırımları ve İran Merkez Bankası ve bu tür meseleler üzerinde yaptırımların hepsi kasım ayında olacak” diye konuştu.
İran’a yaptırımlarının bu kez çok daha agresif ve kapsamlı uygulanacağını ifade eden yetkili şöyle devam etti:
“Dolayısıyla, petrol meseleleri ve diğer şeyler üzerinde az bir vaktimiz kaldı, fakat tartışmalarımızı yoğunlaştırmamız gerekiyor ve özellikle de Türk şirketleri ve Türk bankalarının takdir etmelerini isteriz ki, şirketlerin işlerini yavaş yavaş kapatmalarına izin vermek için yaptırımların başlamasına tam 180 gün zaman verdik. Bu nedenle, ticaretin kesilmekte olduğuna dair kanıtlar görmek istiyoruz ve bu da bizim daha sonraki kararlarımızı etkileyecek.
İran Türkiye’nin bir komşusu olabilir, ancak onlar ne bir dost ne de bir müttefiktir. Bu hataya düşmeyelim. Fakat Amerika Birleşik Devletleri Türkiye’yi hem bir dost, hem de bir müttefik olarak görmektedir; ayrıca Türkiye ile önemli olan çok derin ekonomik bağlarımız var. Özellikle bankacılık ilişkilerimiz çok çok önemlidir.
Başkanın, Maliye Bakanlığı’nın uygulamasını istediği yaptırımların detayları ve bu yaptırımları neden uyguladığımız konusunda epey konuştuk. Ve Türk şirketleri ve Türk ekonomisi üzerindeki potansiyel etkileri, farklı tedbirleri Türkiye hükümeti ile inceledik.
Bugün ise müttefikler olarak bunun, üzerinde çalışmaya devam etmemiz gereken bir konu olduğunu ve bunlar önemli konular olduğu için ayrıntıları müzakere etmemiz gerektiğini kabul ettik.
İki ülkenin sahip olduğu, ilişkimizde var olan finansal bağların önemini küçümsemek istemiyorum. Aynı zamanda, Türkiye’nin İran’dan ithal ettiği petrol ve diğer bazı ürünlerle ilgili durumun da farkındayız. Ama bunun çok olumlu bir tartışma olduğunu söyleyebilirim. İki tarafın hiçbirinde herhangi bir muhalefet yoktu.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.