ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın telefon görüşmesinde, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan'ın geri gönderilmesi konusunun da konuşulduğunu, bu konudaki kararı Türkiye'nin vereceğini söyledi.
Crowley, Dışişleri Bakanlığında düzenlediği günlük basın toplantısında, Davutoğlu-Clinton görüşmesinde, Minsk Grubu süreci ve Yukarı Karabağ meselesinin çözümüne yönelik ABD'nin çabaları, Türkiye-Ermenistan ilişkileri, Clinton'un son Rusya ziyareti ve Ortadoğu'daki gelişmelere ilişkin son durumların ele alındığını anlattı.
Görüşmeyi "sıcak ve yapıcı" olarak değerlendiren Crowley, görüşmede iki bakanın da Türkiye ile ABD arasındaki stratejik ortaklığın öneminin altını çizdiğini kaydetti.
Crowley, bir gazetecinin "Clinton, Davutoğlu'ndan, Büyükelçi Tan'ın Washington'a geri gönderilmesini istedi mi?" şeklindeki sorusu üzerine, bu konunun da görüşmenin bir bölümünü oluşturduğunu, ancak kararı Türkiye'nin vereceğini söyledi.
Türkiye'nin Büyükelçi Tan'ı istişareler için geri çağırmasının nedenlerini anladıklarını belirten Crowley, Büyükelçi Tan'ın, "Türkiye'nin kendisini rahat hissetmesiyle, mümkün olduğunca çabuk Washington'a geri gönderileceğini umduklarını" ifade etti.
Crowley bir gazetecinin, "Türkiye'nin, Ermeni tasarısının Kongre'de ileri gitmeyeceği bilgisi kendilerine verilmeden Tan'ı geri göndermeyeceğini belirttiğini" hatırlatarak, tasarı konusunda yeni bir gelişmenin olup olmadığı sorusu üzerine, bu konudaki kararı Türkiye'nin vereceğini yineleyerek, Clinton ve Davutoğlu'nun düzenli olarak görüştüklerini söyledi.
Crowley, "Türkiye'nin ilgilendiği konulara bakıldığında, İran ve Suriye ile kendi diyaloğunu yürüttüğünü, çok uzak olmayan bir geçmişte İsrail ile de yapıcı ilişkilerinin bulunduğunu" hatırlattı.
Türkiye'nin bölgede giderek artan önemde rol oynadığını kaydeden Crowley, "Türkiye, üzerinde çok zaman harcadığımız ve büyük bir dikkatle odaklandığımız bir konu olan Türk-Ermeni ilişkilerinin geliştirilmesi konusuyla da net bağlantısı olan bir ülke" dedi.
Crowley, kendilerinin Türkiye ve Ermenistan'a, sürecin ilerletilmesi ve protokollerin onaylanması noktasında baskı yapmayı sürdürdüklerini vurguladı. "Aynı şekilde, Minsk grubu üyeleri olarak Yukarı Karabağ'a ilişkin zor ve karmaşık meselenin nasıl çözüleceği konusunda müdahil olduklarını" belirten Crowley, "Bu, ilişkilerimizin devam eden stratejik mahiyetinin bir parçasını oluşturuyor" ifadesini kullandı.
Crowley, Clinton'ın, Ermeni tasarısının Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nden geçmesinin ardından Davutoğlu ile ilk kez mi görüştüğü sorusuna da, "Çok iyi bir soru. Bu soruya bakacağız" yanıtını verdi.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.