Geçen hafta Türkiye’ye gelerek üst düzey görüşmeler gerçekleştiren Jeffrey, Şarku’l Avsat gazetesine verdiği röportajda, güvenli bölge hakkında Türkiye ile anlaşıp anlaşmadıkları yönündeki soruyu da yanıtladı.
Yeni Yaşam gazetesinin aktardığına göre Jeffrey, şunları söyledi:
“Diplomatik ayrıntılara girmek istemiyorum, fakat şunları söyleyebilirim: Bölge, Fırat’ın doğusundaki Türkiye-Suriye sınırı boyunca olacak. Alanın derinliği konusunda henüz bir fikir birliğine varmadık. Bizim ve Türkiye’nin bu konuya ilişkin görüşlerimiz var. Türkiye kendi tutumunu açıkladı. Hala bölgedeki güvenliği nasıl sağlayacağımızı, Türk ve Amerikan varlığını konuşuyoruz. Bunlar hakkında müzakerelerde bulunuyoruz. Çok ilerleme kaydettik. Daha fazlasını yapmak istiyoruz. Mümkün olan en kısa sürede nihai bir anlaşmaya varmak istiyoruz.”
“IŞİD’in mağlubiyetinden emin olmak için kuzeydoğu Suriye’de istikrarın sağlanmasına ilişkin yerel ortaklarımızla yürüttüğümüz bir planımız var” diyen ABD’li temsilci, “Başkan Trump, adım adım geri çekileceğini açıkladı. Hâlihazırda bazı birliklerin belirli bir süreliğine kalmasını istiyor. Güçlerin büyüklüğü ve kararın bir kısmı ise koalisyondaki müttefiklerimizin bölgede askeri bakımdan kalma arzusuyla ilgilidir” diye konuştu.
Suriye ordusunun geçen hafta Rusya’nın desteğiyle İdlib’e başlattığı operasyon öncesi Moskova’nın kendilerini bilgilendirdiğini söyleyen Jeffrey, Rusların siyasi çözümden ziyade askeri çözüme bağlı olduğunu dile getiriyor.
Jeffrey, Suriye’deki pozisyonlarına dair şunları kaydetti:
“Sadece askeri açıdan düşünmüyorum. Suriye’den gelen tehlikelerle ilgili politik, ekonomik ve askeri araçlarımız var. Bunlar arasında askeri birliklerimizin ülkenin kuzeydoğusundaki IŞİD ile olan savaş için kalmaya devam etmesiyle birlikte kuzeydoğudaki boşluğun diğer taraflarca doldurulmasının önlenmesi,İsrail’in İran karşıtı yürüttüğü kampanyanın desteklenmesi, rejimin yeniden yapılandırma fonlarına erişiminin durdurulması, rejim ve Rusya’nın mültecilerin geri dönüşüne ilişkin olumsuz çabalarının durdurulması, Avrupalılarla koordineli bir şekilde rejime yönelik yaptırımlar uygulanması gibi durumlar yer alıyor.”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.