12 Eylül Askeri darbesinin yıldönümü Türkiye'nin birçok ilinde yapılan gösterilerle protesto edildi. Ankara'da bir grup ÖDP'li Kenan Evren'in tedavi gördüğü GATA önünde yaptıkları gösteri ile darbeye katılanların yargılanmasını istedi.
12 Eylül askeri müdahalesi, Kadıköy'de ''Gerçek ve Adalet'' adıyla düzenlenen mitingle protesto edildi.
Tepe Natilius önünde toplanan ve aralarında 78'liler Girişimi, TMMOB, İstanbul Tabip Odası, KESK İstanbul Şubeler Platformu, ÖDP, ESP, TKP, Alevi Bektaşi Federasyonu üyelerinin de bulunduğu grup, 12 Eylül askeri müdahalesini protesto amacıyla pankart açıp sloganlar atarak Kadıköy İskele Meydanı'na kadar yürüdü.
Sağanak yağış altında alana ulaşan grup adına açıklama yapan 78'liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, darbecilerin 60'lı 70'li yılların bağımsızlıkçı, eşitlikçi hakkını, hukukunu arayan özgürlük ruhunu tasfiye ettiğini savunarak, ''Böylece Türkiye'nin aydınlık geleceğinin önünü kestiniz. Sınırsız bir toplumsal tahribat yarattınız. 29 yıl sonrasının çıplak gerçeği şu: Demokrasiyi koruma ve kollama adına yaptığınız darbeden demokrasi çıkmadı. Suçlusunuz, sürekli cezasızlık durumu yaratarak adaletten kaçtınız'' diye konuştu.
BEYOĞLU'NDA 12 EYLÜL PROTESTOSU
Galatasaray Meydanı'nda bir araya gelen bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri, 12 Eylül askeri müdahalesinde hayatını kaybedenlerin ya da kaybolanların posterlerini taşıyarak, çeşitli pankartlar açtı.
Gruba destek veren sanatçı Lale Mansur'un da bulunduğu bazı kadınlar ise saçlarından bir tutam keserek, kavanoza yerleştirdi. Bu kavanozların TBMM'ye gönderileceği belirtildi.
Grup, 12 Eylül askeri müdahalesini protesto eden bir basın açıklaması yaptıktan sonra olaysız dağıldı.
Öte yandan, kendilerini ''Darbeye Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu'' olarak isimlendiren bir grup da Taksim Metro İstasyonu Sergi Salonu'nda askeri müdahaleyi anlatan fotoğraflardan oluşan bir sergi açtı.
MÜLKİYELİLER SBF'YE YÜRÜDÜ
Mülkiyeliler Birliği üyeleri, 12 Eylül askeri müdahalesini Kızılay'dan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ne (SBF) yürüyerek protesto etti.
''Mülkiyeliler Onur Yürüyüşü'', ''Darbeciler Yargılansın'', ''Darbeye Hayır'', ''Darbecilere Verilen Unvanlar Geri Alınsın'' ve ''Darbenin Yarattıkları Darbeyi Yargılayamaz'' yazılı pankart ve dövizler taşıyan Mülkiyeliler Birliği üyeleri, ''Gün Gelecek Devran Dönecek, Darbeciler Halka Hesap Verecek'' sloganı atarak SBF önüne geldi.
Burada açıklama yapan Mülkiyeliler Birliği Genel Sekreteri Yalçın Doğan, 12 Eylül askeri müdahalesinin ardından 700 kişinin idamının istendiğini, 50 kişinin idam edildiğini, 650 bin kişinin gözaltına alındığını ve 230 bin kişinin yargılandığını söyledi.
12 Eylül askeri müdahalesiyle bugünkü siyasal iktidarın önünün bilinçli bir şekilde ve adım adım açıldığını öne süren Doğan, şunları kaydetti:
''Gerçekten demokratik bir Türkiye'nin kurulması için Anayasa'nın geçici 15. maddesi derhal yürürlükten kaldırılmalı, darbenin sorumluları ve uygulayıcıları yargı önüne çıkarılmalıdır. Demokrasi ile yönetilen ülkelerde, diktatörler er ya da geç yargılanmış, yaptıklarının hesabını vermişlerdir. Türkiye, kendi darbecileriyle hesaplaşamayan ülke olma ayıbından kurtarılmalıdır. 12 Eylül darbesinin toplumun üstüne karabasan gibi çöken uygulamaları ve hukuku ile hesaplaşılmadan yürütülen sivil anayasa, darbelere ve derin devlete karşı olma, Kürt açılımı, alevi açılımı gibi demokratikleşme tartışma ve iddialarının içi boş ve samimiyetsizdir.''
ONUR ÜYESİ SERTİFİKASI
Açıklamanın ardından Mülkiyeliler Birliği üyeleri, 12 Eylül askeri müdahalesi döneminde hayatını kaybeden fakülte öğrencileri anısına yeniden düzenlenen sınıfta bir araya geldi.
SBF Dekanlığı görevini yürütürken üniversiteden uzaklaştırılan Prof. Dr. Cevat Geray yaptığı konuşmada, 12 Eylül'ün üzerinden 29 yıl geçmesine rağmen müdahalenin toplumda bıraktığı izlerinin silinmediğini söyledi. Yaşanan süreçte gençlerin ve aydınların ezildiğini ifade eden Geray, ''Hala dimdik ayaktayız'' dedi.
Müdahale sonrasında görevinden uzaklaştırılan Prof. Dr. Korkut Boratav da öğretim üyelerinin yaşanan fırtınadan az etkilendiğini belirterek asıl mağdurların öğrenciler olduğunu dile getirdi.
Konuşmaların ardından 12 Eylül askeri müdahalesiyle birlikte okuldan ilişiği kesilen öğrencilere ''Mülkiyeliler Birliği Onur Üyesi'' sertifikası verildi.
ÖDP GATA ÖNÜNDE PROTESTO EYLEMİ YAPTI
12 Eylül Askeri müdahalesinin yıl dönümü dolayısıyla ÖDP Ankara İl Başkanlığı üyesi bir grup, Yedinci Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in tedavi gördüğü GATA önünde, ''Darbenin 29. yılında, 29 mağdur'' isimli protesto eylemi yaptı.
GATA girişinde açıklama yapmak isteyen grup üyeleri, güvenlik güçlerinin izin vermemesi üzerine yolun karşısındaki taksi durağının önünde toplandı. Üzerlerine 1980 döneminde idam edilen 17 kişinin isminin ve fotoğrafının bulunduğu ''idam önlükleri'' giyen gruptakiler, ''Darbeciler yargılansın'', ''Darbeciler hesap verecek'' sloganlar attı.
Daha sonra ÖDP Ankara İl Başkanı Cevat Özdemir, grup adına yaptığı basın açıklamasında, 12 Eylül'ün ''bir ülkenin geleceğinin çalınışının 29. yıl dönümü'' olduğunu ifade ederek, ''Buraya (geçmiş olsun) demeye gelmedik, hiçbir şeyin geçmişte kalıp gitmeyeceğini, geçmişte yapılan işkenceleri, katliamları, zulümleri hatırlatmak için geldik'' dedi.
Kenan Evren'in 14 Eylül Pazartesi günü taburcu edileceğini öğrendiklerini belirten Özdemir, şöyle devam etti:
''Evren, ajanslara yaptığı açıklamada, 'iyileşmemde halkın dualarının çok büyük payı var, vatandaşlarımıza şükran borçluyum' diyor. Evren bilmelidir ki onunla olan halkın duaları değil, evlatlarını kaybetmiş anaların, gelecekleri karanlığa sürüklenen gençlerin beddualarıdır.
Kenan Evren, kendini 'halkın ona minnettar olduğu' yalanlarıyla avutmamalıdır. Söylediklerinin yalandan ibaret olduğunu kendisi de iyi bilmektedir. Kenan Evren duysun ki geçmişten kaçamaz.'' Açıklamanın ardından Özdemir, 12 Eylül döneminde akıtıldığı iddia edilen kanı temsilen yola kırmızı boya döktü.
Bir süre slogan atan gruptakiler, daha sonra üzerinde ''unutturmayacağız, unutmayacağız'' yazılı siyah çelengi GATA'nın önüne bırakmak istedi. Ancak güvenlik güçleri, hastane yetkililerinin talimatı doğrultusunda bunu izin veremeyeceklerini belirtti. Çelengin bırakılması konusunda, grup ile polis arasında kısa süreli anlaşmazlık yaşandı.
İzin verilmemesi üzerine, gruptakiler, ''Hastane önüne bırakamayacaksak, buraya da bırakmayacağız'' diyerek çelengi ateşe verdi. Gruptakiler bir süre daha slogan attıktan sonra hastane önünden ayrıldı.
DTP, KADIKÖY'DE 12 EYLÜL'Ü PROTESTO ETTİ
Kadıköy'de toplanan DTP'li bir grup, 12 Eylül askeri müdahalesini protesto etti.
Kadıköy İskele Meydanı'nda toplanan ve aralarında DTP milletvekilleri Hasip Kaplan, Gülten Kışanak ve Pervin Buldan'ın da yer aldığı grup, 12 Eylül askeri müdahalesi ile partiye yönelik operasyonları protesto amaçlı sloganlar attı.
Grup adına basın açıklaması yapan DTP İstanbul İl Başkanı Mustafa Avcı, ''Hepimiz silahların susmasını ve ölümlerin durmasını istiyoruz. Bunun da ancak halkın demokratik yol ve yöntemlerle, hak arama imkanına kavuştuğu sistemlerde mümkün olacağının bilincindeyiz. Diyarbakır'da gözaltına alınanlar halkın oylarıyla göreve gelmiş temsilcilerdir. Bu gözaltılar halk iradesini hiçe saymaktır'' görüşünü dile getirdi.
DTP Milletvekili Hasip Kaplan da 12 Eylül'ün en büyük sorunlarından birinin, Kurtuluş Savaşı'nda bile kapatılmayan meclis ve siyasi partilerin kapatılması olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
''29 yıl sonra halkın iradesine darbe koyan 12 Eylül anlayışı, bugün de seçilmiş belediye başkanlarını, sandıktan halkın iradesi ile çıkanları hedef aldı. Bu 12 Eylül darbesinin ürünü olan anlayışı kabul etmemiz mümkün değildir. 'Açılım' diyoruz, 'barış' diyoruz, 'çözüm' diyoruz. Sayın Başbakan'a buradan sormak istiyorum; bir elde zeytin dalı, bir elde kılıç... Nasıl açılım olacak, nasıl barış olacak, nasıl demokrasi olacak? Siz düz ovadakileri gözaltına alırken dağdakileri nasıl indireceksiniz? Bu çelişkiden, bu yanlıştan bir an önce dönün.''
ADANA
Adana'da, çeşitli sendika, dernek ve siyasi parti üyesi bir grup, 12 Eylül askeri müdahalesini gerçekleştirenlerin yargılanması talebiyle yürüyüş düzenledi.
5 Ocak Meydanı'nda toplanan grup üyeleri, ellerinde taşıdıkları pankart ve dövizlerle İnönü Parkı'na yürüdü.
Burada grup adına açıklama yapan İnsan Hakları Derneği Adana Şube Başkanı Beyhan Günyeli, ''askeri darbenin üzerinden 29 yıl geçtiğini, ancak Türkiye'nin halen darbe yasalarıyla yönetildiğini'' ileri sürdü.
''Askeri darbeyi'' gerçekleştirenlerin topluma karşı suç işlediklerini ifade eden Günyeli, ''Yüzlerce insanın ölümüne neden olan dönemin tüm sorumluları yargılanmalı, 12 Eylül hukukuna son verilerek, demokratik hak ve özgürlükleri güvence altına alan bir anayasa hazırlanmalıdır'' dedi.
ŞANLIURFA
Şanlıurfa'da, Karakoyun İş Merkezi önünde toplanan ve aralarında İHD, Mazlum-Der, KESK ve DTP gibi sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcilerinin bulunduğu ve kendilerine ''Şanlıurfa Demokrasi Platformu'' adını veren grup adına açıklama yapıldı.
12 Eylül'ün özgürlükleri ortadan kaldırmayı hedeflediği, ''Bugün hala fikir ve ifade özgürlüğünün varlığından söz edilemediği'' ileri sürülen açıklamada, ''Türkiye'de özgürlük, eşitlik ve barış egemen olacaksa, Türkiye demokratik bir geleceğe doğru yürüyecekse, bunun ilk koşullarından birisi, başta 12 Eylül darbesini gerçekleştiren generaller olmak üzere, dönemin tüm sorumlularının yargılanmasıdır'' denildi.
Açıklamada, Şanlıurfa'da 12 Eylül'ü anımsatan cadde ve yer isimlerinin değiştirilmesi de talep edildi.
DİYARBAKIR
Diyarbakır'da, çeşitli sivil toplum örgütlerinin katılımıyla Diyarbakır Cezaevi önünde basın açıklaması yapıldı.
Demokratik Toplum Partisi (DTP) Grup Başkan Vekili ve Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaş, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de 12 Eylül denilince akıllara işkence ve idamların geldiğini, işkence ve katliam denilince de Diyarbakır Cezaevi'nin hatırlandığını savundu.
Demirtaş açıklamasını söyle sürdürdü:
''Ne sorumlular yargılandı ne de mağdurlardan özür dilendi. Şimdi gündeme geldiği kadarıyla hükümet zaten cezaevinin boşaltılıyor olmasını fırsat bilerek burayı okula dönüştürmek gibi bir proje yürütüyor. Biz de bunun doğru olmadığını belirtiyoruz. Bugün sivil toplum örgütleriyle duygu ve düşüncelerimizi dile getirdik. Diyarbakır'da birçok okul binasına ihtiyaç var. Ancak, Diyarbakır Cezaevi boşaltılacaksa mutlaka 'insan hakları müzesi'ne dönüştürülmelidir.''
MERSİN
Mersin'de Eğitim-Sen Şube binası önünde toplanan grup, ellerinde taşıdıkları pankart ve dövizlerle Atatürk Caddesi'ndeki Büyükşehir Belediye binası önüne yürüdü.
Burada grup adına açıklama yapan platformun dönem sözcüsü Recep Kara, askeri müdahalenin üzerinden 29 yıl geçmesine karşın toplumun özgürlük, eşitlik ve barış beklentilerinin hala karşılanamadığını ileri sürdü.
Askeri müdahaleyi gerçekleştirenlerin topluma karşı suç işlediklerini belirten Kara, ''Türkiye'de özgürlük, eşitlik ve barış egemen olacaksa, Türkiye demokratik bir geleceğe doğru yürüyecekse, bunun ilk koşullarından biri, başta 12 Eylül darbesini gerçekleştiren generaller olmak üzere, dönemin tüm sorumlularının yargılanmasıdır'' dedi.
Açıklamanın ardından, Merhaba Sanat Tiyatrosu oyuncuları, üzerlerinde idam edilenlerin isimlerinin yazılı olduğu kefenle skeç sundu.
ÇORUM
Çorum Hürriyet Meydanı'nda toplanan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyeleri, ellerindeki döviz ve pankartların yanı sıra attıkları sloganlarla, 12 Eylül'ü protesto etti.
KESK Çorum Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Halil Özbent, burada yaptığı açıklamada, söz konusu müdahalenin özgürlükleri ortadan kaldırmayı hedeflediğini, bugün hala fikir ve ifade özgürlüğünün varlığından söz edemediklerini öne sürdü.
Aradan geçen 29 yıla rağmen hala ''darbeci generallerle hesaplaşılamadığını'' ve 12 Eylülün ürünü olan 1982 Anayasası'ndan kurtulunamadığını ifade eden Özbent, şöyle devam etti:
''Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde darbeciler ve darbe hukuku, Türkiye'deki gibi el üstünde tutulmamıştır. Türkiye, darbecileri Anayasayla koruyan yegane ülke olmanın ayıbını yaşamaktadır. Türkiye'de barış, özgürlük ve eşitlik egemen olacaksa bunun ilk koşullarından biri başta 12 Eylül darbesini gerçekleştiren generaller olmak üzere, dönemin tüm sorumlularının yargılanmasıdır''
AYDIN
Aydın Sevgi Yolu'nda toplanan, Aydın Emek ve Demokrasi Platformu üyesi sivil toplum kuruluşları adına açıklama yapan Dönem Sözcüsü Abdullah Nalıncı, Türkiye'nin halen ''12 Eylül darbesinin hukuki, idari ve siyasi yapısıyla yönetildiğini'' savundu.
Nalıncı şunları kaydetti:
''Darbe planı yapanlar sözde yargılanırken, darbe yapanlar 12 Eylül Anayasası ve o anayasanın geçici 15. maddesinin koruması altında tutuluyor. Bırakın yargılanmayı 'darbeci' kelimesine bile tahammül edemiyorlar. 12 Eylül Anayasası'nın tümüyle kaldırılmasını istiyoruz. Çünkü o anayasanın çizdiği çerçevede kalındığı sürece, darbeciler yargılanamayacak, sendikalar örgütlenemeyecektir. Emekçiler özgür iradeleriyle siyasi yaşama katılamayacaklardır.''
DENİZLİ
Denizli Emek ve Demokrasi Meclisi üyesi grup, Candoğan Parkı'nda toplanarak Delikliçınar Meydanı'na kadar yürüdü.
KESK Denizli Dönem Sözcüsü Şenol Akyol, grup adına yaptığı açıklamada, dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde askeri müdahale aktörlerinin el üstünde tutulmadığını ifade etti.
Akyol, şöyle konuştu:
''Türkiye, darbecileri anayasayla koruyan yegane ülke olmanın ayıbıyla yaşamaktadır. Türkiye'de, özgürlük, eşitlik ve barış egemen olacaksa, Türkiye demokratik bir geleceğe doğru yürüyecekse bunun koşullarından biri, başta 12 Eylül darbesini gerçekleştiren generaller olmak üzere dönemin tüm sorumlularının yargılanmasıdır. Antidemokratik anayasanın yerine toplumsal barışı, özgürlüğü, demokrasiyi ve eşitliği sağlayacak bir anayasaya ihtiyacımız olduğu açıktır.''
KARS
Kars'ta, Kars 78'liler Yardım ve Araştırma Derneği'nce Cumhuriyet Meydanı'nda ''29. Yılında 12 Eylül'ü Protesto'' mitingi düzenlendi.
Dernek Başkanı Celalettin İlyan, mitingde yaptığı konuşmada, 12 Eylül askeri müdahalesinin, halka, zamana, zulme ve işkenceye karşı direnen işçiye, köylüye, gençliğe karşı yapıldığını savundu.
''Darbeci generallerin adlarının derin devlet, kontrgerilla, cemaat, tarikat, Susurluk, Şemdinli, Ergenekon çeteleri, faili meçhul cinayetler, suikastlar ve toplu mezarlarla anıldığını'' belirten İlyen, ''Darbeci generallerin yargılanmaları, suçlarını, işkencelerinin hesabını vermeleri için mücadele etme kararlılığını sonuna kadar sürdüreceğiz. 12 Eylül faşist darbesi, halkımızın tarihinde kara bir lekedir'' şeklinde konuştu.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.